GERÇEK MÜSLÜMAN İNSANLARIN ELİNDEN VE DİLİNDEN EMİN OLDUĞU İNSANDIR  

Menü
Site Haritası

K ile başlayan hadisler

Kaderiye fırkası, bu ümmetin Mecusileridir

İbnu Ömer'den gelen merfu bir rivayetinde şöyle buyrulmuştur:

الْقَدَرِيَّةُ مَجُوسُ هَذِهِ الْأُمَّةِ إِنْ مَرِضُوا فَلَا تَعُودُوهُمْ وَإِنْ مَاتُوا فَلَا تَشْهَدُوهُمْ

Kaderiye fırkası, bu ümmetin Mecusileridir. Eğer hastalanırlarsa ziyaret etmeyin, ölürlerse cenazelerine katılmayın." Ebu Davud, Sünnet 17, (4691).; Hakim, Müstedrek adis no: 261; Taberani, Mucemül Evsat hadis no: 2564; Beyhaki, Süneni Kebir hadis no: 19226.

Kadınların namaz kılacakları yerlerin en iyisi evleri

Hz Ümmü Seleme radıyallahu anhe dedi ki: Resülullah sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurdu: خَيْرُ مَسَاجِدِ النِّسَاءِ قَعْرُ بُيُوتِهِنَّ "Kadınların namaz kılacakları yerlerin en iyisi evlerinin en tenha yeridir". İmam Ahmed, Müsned hadis no: 25944; İbn Huzeyme, Sahih hadis no: 1594; Hakim, Müstedrek hadis no: 708; Beyhaki, Süneni Kebir hadis no: 4935; İbn Abdilber, Temhid hadis no: 4348. Hadisin isnadı hakkında Hakim Sahihtir demiştir. Elbani ise Sahihi Terğip ve Terhib de: Hasen li Ğayrihidir demiştir.

Kadın, kocasının hakkını yerine getirmedikçe

Hz Zeyd bn Erkam r.a dedi ki: Resülullah s.a.v şöyle buyurdu: الْمَرْأَةُ لا تُؤَدِّي حَقَّ اللَّهِ عَلَيْهَا حَتَّى تُؤَدِّيَ حَقَّ زَوْجِهَا حَتَّى لَوْ سَأَلَهَا وَهِيَ عَلَى ظَهْرِ قَتَبٍ لَمْ تَمْنَعْهُ نَفْسَهَا "Kadın, kocasının hakkını yerine getirmedikçe, Allahın hakkını ödemiş olamaz.  Hatta kocası bir deve  üzerinde iken bile kendisini isterse onu nefsinden men edemez". Taberani, Mucemul Kebir hadis no: 4941. Taberani Ceyyid isnadla rivayet etmiştir. Elbani sahihtir.

Kelamda ileri gidenler helak oldular

İbnu Mesud (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

هَلَكَ الْمُتَنَطِّعُونَ قَالَهَا ثَلَاثًا

"Kelamda ileri gidenler helak oldular! Kelamda ileri gidenler helak oldular! Kelamda ileri gidenler helak oldular!". Müslim, İlm 7, (2670); Ebu Davud, Sünnet 6, (4609).

Kim Allah kelamı yücelsin diye savaşırsa, o Allah yolundadır

Hz Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî'den (r.a): Resülüllah'dan (s.a.v.) kahramanlık için, kavmini korumak için ve göste­riş için savaşanlardan hangisinin Allah yolunda olduğu soruldu. Cevaben:
مَنْ قَاتَلَ لِتَكُونَ كَلِمَةُ اللَّهِ هِيَ الْعُلْيَا فَهُوَ فِي سَبِيلِ اللَّهِ
Kim Allah kelamı yücelsin diye savaşırsa, o Allah yolundadır. buyurdu (Buhârî ve Müslim rivayet etmiştir).

Kim Allah ve Resulü'ne itaat ederse doğru yolu bulmuştur

Hz Adi İbnu Hatim (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın yanında bir adam bir hitabede bulundu ve dedi ki:
مَنْ يُطِعِ اللَّهَ وَرَسُولَهُ فَقَدْ رَشَدَ ، وَمَنْ يَعْصِهِمَا فَقَدْ غَوَى
"Kim Allah ve Resulü'ne itaat ederse doğru yolu bulmuştur, kim de o ikisine isyan ederse doğru yoldan sapmıştır."
Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm):
بِئْسَ الْخَطِيبُ أَنْتَ، قُلْ وَمَنْ يَعْصِ اللَّهَ وَرَسُولَهُ
"Sen ne kötü hatipsin. Şöyle söyle: Kim Allah ve Resulüne isyan ederse..." buyurdular." Müslim, Cum'a  48, (870); Ebu Davud, Edeb 85, (4981), Salat 229, (1099); Nesâî, Nikah 40, (6, 90).
AÇIKLAMA:
Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) hatibin: "Allah ve Resulü"  tabirini zikredeceği yerde, onlar yerine "ikisi" diyerek kısaltmış olmasını tenkid etmiştir. Nevevî, bu yasağın sebebini  şöyle izah eder: "Hutbenin şe'ni meseleyi açmak ve izah etmek, imkan nisbetinde remz ve işaretlerden kaçınmaktır. Nitekim bu sebeple Aleyhissalâtu vesselâm'ın bir şey söylediği vakit anlaşılsın diye onu üç kere tekrarladığı rivayetlerde sabittir." Bir kısım alimler de: "Resulullah, hatib eşitlik gerektiren bir zamirde Allah'la Resulü'nü beraberce zikrettiği için müdahale etmiş,  tazim için Allah'ın ismini önce zikredip, ona atfen kendi ismini zikretmesini emretmiştir" demiştir. Müteakiben kaydedilecek hadiste de görüleceği üzere,  Resulullah: "Sizden kimse "Allah'ın istediği ve falan kimsenin istediği"  demesin, aksine Allah'ın istediği, sonra da falanın istediği desin"  buyurmuştur. Bunlar  birkısım kelimelerin kullanılmasında bile dikkatli olmanın gereğine işaret ederler. Hülasa, Resulullah Allah'la peygamber  arasında bir eşitlik anlayışının doğması muhtemel olan bir ifade  tarzına karşı uyarmış, böyle bir itikadın yanlışlığının bilinmesi için Allah'ın isminin, Resulü'nün isminden önce zikredilmesini emretmiş olmaktadır.

Kim benim adıma yalan söylerse cehennemdeki yerine hazırlansın

Hz Ebu Hureyre r.a Kale rasülullah s.a.s:
مَنْ كَذَبَ عَلَيَّ مُتَعَمِّدًا فَلْيَتَبَّوأْ مَقْعَدَهُ مِنَ النَّارِ
Kim benim adıma yalan söylerse cehennemdeki yerine hazırlansın. Buhari ve Müslim, Hadis no: 4; Darimi, Sünen hadis no: 594; İmam Ahmed, Müsned hadis no: 9146.

Kim bir millete benzerse onlardandır''

Hz Abdullah ibn Ömer r.a dedi ki: Peygamber efendimiz s.a.v şöyle buyurdu:

مَنْ تَشَبَّهَ بِقَوْمٍ فَهُوَ مِنْهُمْ

''Kim bir millete benzerse onlardandır''. demiştir. Ebu Davud, Süneni Ebu Davud hadis no 4031;İmam Ahmed Hadis hasen sahihtir.

Kim cemaaten bir karış ayrılırsa, islam ile olan bağını çözer

Hz Abdullah b Ömer r.a dedi ki:Resülullah s.a.v. şöyle buyurdu:

مَنْ فَارَقَ الْجَمَاعَةَ شِبْرًا فَقَدْ خَلَعَ رِبْقَةَ الْإِسْلَامِ مِنْ عُنُقِهِ

Kim cemaaten bir karış ayrılırsa, islam ile olan bağını çözer. Ahmed b Hanbel, el-Müsned 5/170; Beyhaki, es-Sünenül-Kübra 8/157; Hakim, Müstedrek 1/117; Heysemi, Mecmauz-Zevaid, 5/398, H nu 9116; Münavi, Künüzul-Hakaik, H nu 7650.

Kim İlmi Olmadığı halde Kuranı tefsir ederse cehhenem hazırlansın

Hz Abdullah ibn Abbas r.a dediki Rasülullah s.a.v şöyle buyurdular: مَنْ قَالَ فِي الْقُرْآنَ بِغَيْرِ عِلْمِ فلْيَتَبَوَّأ مَقَعَدَهُ مِنَ النَّار "Kim ilmi olmadığı halde kuran hakkında konuşursa cehennemdeki yerine hazırlansın". Tirmizi Süneni Tirmizi hadis no 2950.  Tirmizi dediki hadis hasen sahihtir.

Kim, kardeşinin ihtiyacını görürse Allah da onun ihtiyacını görür

Hz Abdullah İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

الْمُسْلِمُ أَخُو الْمُسْلِمِ لَا يَظْلِمُهُ وَلَا يُسْلِمُهُ ، وَمَنْ كَانَ فِي حَاجَةِ أَخِيهِ كَانَ اللَّهُ فِي حَاجَتِهِ، وَمَنْ فَرَّجَ عَنْ مُسْلِمٍ كُرْبَةً فَرَّجَ اللَّهُ عَنْهُ كُرْبَةً مِنْ كُرُبَاتِ يَوْمِ الْقِيَامَةِ، وَمَنْ سَتَرَ مُسْلِمًا سَتَرَهُ اللَّهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ "

"Müslüman müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu tehlikede yalnız bırakmaz. Kim, kardeşinin ihtiyacını görürse Allah da onun ihtiyacını görür. Kim bir müslümanı bir sıkıntıdan kurtarırsa, Allah da o sebeple onu Kıyamet gününün sıkıntısından kurtarır. Kim bir müslümanı örterse, Allah da onu kıyamet günü örter." Ebû Dâvud, Edeb 46, (4893); Tirmizi, Hudud 3, (1426); Buhari, Mezaim 3, İkrah 7; Müslim, Birr 58, (2580).Rezîn bir rivayette şunu ilave etti: "Kim, hakkı sübût buluncaya kadar mazlumla birlikte olursa, ayakların kaydığı günde Allah onun ayağını Sırat'ta sâbit kılar.

Kim la ilahe illallah derse cennete girer

Hz Ebu Zer r.a dedi ki Peygamber efendimiz s.av şöyle buyurdu:

مَنْ قَالَ : لاَ إلَهَ إلاَ الله دَخَلَ الجَنَّة  فَقُلْتُ : وَإنْ زَنىَ وَإنْ سَرَق ؟ قَالَ : ( وَإنْ زَنَى وَإنْ سَرَقَ ''Kim La ilahe illallah derse cenne girer, dedimki; Zina etse hırsızlık yapsada mı? dediki: evet zina etsede hırsızlık yapsada'' demiştir. İbn Hibban, Sahihi İbn Hibban Hadis no 169. İsnadı Sahihtir.

Kim susarsa kurtulur

Hz İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) dedi ki: Resülullah s.a.v şöyle buyurdu:
مَنْ صَمَتَ نَجَا
"Kim susarsa kurtulur" buyurmuştur. Tirmizi, Sünen hadis no: 2438; Darimi, Sünen hadis no: 2630; İmam Ahmed, Müsned hadis no: 6302; Abd bin Humeyd, Müsned hadis no: 353.

AÇIKLAMA: İnsanın her sözü kaydedilip yazıldığı ve kıyamet gününde her kelamdan hesap verileceği için, ahirete inananların , hesabı kolay olan hayır konuşmaları tavsiye edilmektedir. Yani, kişi konuşmak isteyince önce bir düşünmeli, söyleyeceği zarar getirmeyecekse konuşmalı, zarar getirecekse susmalıdır. Zarar getirmesi, harama, mekruha götürmesi veya fesada sebep olmasıdır. Öyle ise bu ihtimallerin bulunmayacağı veya hayrın açık ve belirgin olduğu söz söylenebilir. Hatta mübahda dahi sükut  tavsiye edilmiştir. Çünkü o da mekruh ve hatta harama müncer olabilir.

Kıskanmak İmandandır

Hz Ebu Said el-Hudri r.a dan Peygamber efendimiz s.a.v şöyle buyurdular: الْغَيْرَةَ مِنَ الإِيمَانِ ''(Namusunu) Kıskanmak imandandır. Beyhaki Şuabul İman hadis no 10076. Hadis Sahihtir.

Kız İstemediği biri ile zorla evlendirilemez

İbnu Abbas (radıyallahu anhümâ) anlatıyor:
أنَّ جَارِيَةً بِكْراً ذكَرَتْ لِرَسُولِ اللّهِ أنَّ أبَاهَا زَوَّجَهَا وَهىَ كََارِهَةٌ فَخَيّرَهَا رَسولُ اللّهِ
"Bakire bir kız, Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'a gelerek, kendisi  istemediği halde, babasının evlendirdiğini söyledi. Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm), (bu nikahı) kabul edip etmemede kızı muhayyer bıraktı." Ebu Davud, Nikah 25, (2096).
AÇIKLAMA:
Hadiste, babanın, bakire kızını, kızın istemediği kimseye zorla nikahlamasının haram olduğuna delalet var. Bu babaya haram olunca, diğer velilere evleviyetle haramdır.
* Hanefîler, bu hadise dayanarak, babanın kızı evlenmeye icbar etmesinin caiz olmadığına hükmetmiştir.

Kızları hakkında  kadınlarla istişare edin

Hz Abdullah İbnu  Ömer (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

آمِرُوا النِّسَاءَ في بَنَاتِهِنَّ

"Kızları hakkında  kadınlarla istişare edin!" Ebu Davud, Nikah 24, (2095); İmam Ahmed, Müsned hadis no: 4764; Beyhaki, Marifetüs Sünne hadis no: 3584. Yani: Onların fikrini almadan danışmadan sormadan evlendirmeyin.

Koğuculuk yapan cennete giremez

Hz Huzeyfe b Yemani radıyallahu anhu dedi ki: Resülullah (sallallahu aleyhı veselem) şöyle buyurdu: لاَ يَدْخُلُ الْجَنَّتَ نَمَّامٌ "Koğuculuk yapan cennete giremez". Buhari, Müslim, Bezzar.

Kuran hakkında tartışmak küfürdür

Hz Ebu Hureyre r.a dediki Rasülullah s.a.v şöyle buyurdular: الْمِرَاءُ فِى الْقُرْآنِ كُفْرٌ "Kuran hakkında tartışmak küfürdür". İbn Hibban sahihinde; Ebu Davud sünen; Taberani ve diğerleri ise Zeyd b Sabit r.a. rivayet etmişlerdir. Hafız Münziri et-Tergip ve Terhib.

Kuranı kendi reyine Göre Tefsir eden Cehennemdeki yerine hazırlansın

Hz Abdullah ibn Abbas r.a. dedi ki: Resülullah s.a.v. şöyle buyurdu:
مَنْ فَسَّرَ الْقُرْ آنَ بِرَأيِهِ فَلْيَتَبَوَّأ مَقْعَدَهُ مِنَ النَّارِ
"Her kim kendi reyi görüşü ile kuranı tefsir ederse, Cehennemdeki yerine hazırlansın". Tirmizi, Tefsir 1 H nu 3122; Ahmed b Hanbel, Müsned 1/269; Münavi Künüzul-Hakaık H nu 7679.


Kuran Öğrenmeden Önce İman Öğrendik
Cündüb İbnu Abdillah (radıyallahu anh) anlatıyor:

كُنَّا عَلَى عَهْدِ النَّبِيّ غِلْمَانًا حَزَاوِرَةً، تَعَلَّمْنَا الإِيمَانَ قَبْلَ أَنْ نَتَعَلَّمَ الْقُرْآنَ، ثُمَّ تَعَلَّمْنَا الْقُرْآنَ فَازْدَدْنَا بِهِ إِيمَانًا "Biz erginlik çağına yaklaşmış bir grup genç, Resulullah (aleyhissalâtu vesselam) ile  beraberdik. Kur'an'ı öğrenmezden önce imanı öğrendik. Sonra da Kur'an'ı öğrendik. Kur'an sayesinde imanımız daha da arttı." Buhari, Tarihul Kebir hadis no: 571; İbn Mace, Sünen hadis no: 571; Taberani, Mucemül Kebir hadis no: 1656; Abdullah bin Ahmed, Sünneh hadis no: 731; Hafız İbn Mendi, İman hadis no: 205; Beyhaki, Şuabul İman hadis no: 47. Hadis Buharinin şartlarına göre sahihtir.





Yorumlar - Yorum Yaz
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam155
Toplam Ziyaret557329
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.451532.5815
Euro34.684134.8231
Saat
Hava Durumu